Osman Yüksel (1917-1983), üniversite son sinif ögrencisi iken, 3 Mayis 1944'te hükümeti protesto gösterilerine katildigi için tutuklanir. Istanbul Sikiyönetim Mahkemesince sorgulanir. Tabutluk adi verilen"mutena hücre"lerde iskence görür. Devletin varligini tehdit eden Irkçi-Turanci bir gizli örgütün üyesi olmakla suçlanir. Üç buçuk ay tutuklukaldiktan sonra mahkemeye bile çikarilmadan saliverilir.Buna ragmen üniversiteden atilir.Sartlar onu Serdengeçti yapar. Basin yoluyla mücadeleye atilir. Artik önünde mahkeme koridorlariyla hapishanelerde geçecek bir ömür vardir.Osman Yüksel, Kara Kitap – Bir Devrin Yüz Karasi, isimli eserinde 3 Mayis 1944'te yasananlari anlatir.Kendi ifadesiyle:Bir fakültenin içyüzü…1940-1944 yillarindaki komünist faaliyetleri… 1944 nümayisleri.. Mitingler,nutuklar, tevkifler, zindanlar, tabutluklar, zincirler...Bayilincaya kadar dövülen insanlar... Canli cesetler, mahzenlerde çürüyen, küf kokan insanlar... Kansiz cinayetler... Bin bir facia…Bir devrin yüz karasi...Hikâye degil, roman degil, hakikat.Kara Kitap!.. Kara Kitap!..Serdengeçti, Kara Kitab'i ilk kez 1948'de yayinlayacagini duyurur. 1952'de Büyük Dogu'da, 1966'da Yeni Istanbul'da tefrika edilir. Her ikisi de savcilarin müdahalesi sebebiyle yarim kalir.Ölünceye kadar sürekli yayinlayacagini duyurursa da basaramaz.Kara Kitab'in hikâyesi, bir bakima Cumhuriyet dönemi basin ve düsünce özgürlügümüzün hikâyesi olarak da okunabilir.70 yil sonra yayinlaniyor olmasi sevindirici oldugu kadar da kadar hüzün verici.
Menü
Sepete Ekle
