"…agarmis ihtiyar Kafkas, selâm sana, senin daglarin için ben yabanci degilim. Çocuklugumda o daglar bir ana gibi beni kucaklarinda tasidilar ve senin göklerine kavusturdular… Sen güzelsin ey özgürlügün görkemli ülkesi, benim görkemli kafkasim. Ben seni, senin evlâtlarini ve onlarin savasçi özelliklerini, senin firtinalarinin mucizevî görüntülerini ve onlarin magaralardaki ve gece bekçileri gibi görünen yalçin kayalardaki yankilarini, günesin dogmasi ile yaldizlanan derelerini, cennet ve gök çiçekleri gibi baslarini kaldiran güzel step çiçeklerini ne kadar severim…Bu insanlar dünyanin en eski kavimlerinden gelmektedirler. Eski Misir, Çin ve Iranlilarin tarihlerinden sonra onlarin tarihleri en eskilerdendir. Bagimsizliklari o devirlere kadar dayanir. Bu konuda, belki ancak bir, iki milletle kiyaslanabilirler… En büyük özellikleri tarihin hiçbir döneminde yabanci boyunduruguna girmemis olmalaridir… Kendi töreleri ve kendi kurallari ile yönetilmis, baskalarina tâbi olmamislardir…"-MIHAIL YURYEVIÇ LERMONTOV-(Tanitim Bülteninden)
Menü
Sepete Ekle
