2000 TL VE ÜZERİ ALIŞVERİŞLERDE KARGO BEDAVA
Menü
Giriş
Şifremi Unuttum
Sepetim
Filtre
Kategoriler
Seçilen Filtreler
{{ SELECTED.TEXT }} ×
{{ FILTERS.VARIANTS.TYPE1_NAME }}
{{ FILTERS.VARIANTS.TYPE2_NAME }}
Marka
Model
{{ FILTER.NAME }}
Fiyat
Toplam 3 ürün bulunmaktadır.

Ahmet Hamdi Tanpınar Kimdir?

Ahmet Hamdi Tanpınar, 23 Haziran 1901 yılında Şehzadebaşı’nda dünyaya gelmiştir. 24 Ocak 1962 yılında hayata gözlerini yummuştur. Babası Hüseyin Fikri Efendi, annesi Nesime Bahriye Hanım’dır. Üç çocuklu bir ailede yetişen yazar, bu ailenin en küçük çocuğudur. Babası kadı olan Tanpınar’ın çocukluğu bu nedenle, Sinop, Siirt, Kerkük, Antalya ve Ergani de geçmiştir. 1915 yılında annesini tifüsten kaybeden yazar, liseyi Antalya’da bitirmiş, 1918 yılında yükseköğrenim almak için İstanbul’a gelmiştir. Hikaye, roman, makale, edebiyat tarihi, şiir gibi türlerde oldukça eser veren Tanpınar’ın “Yirmi Beş Senenin Mısraları” adında beş yazıdan oluşan deneme serisi de vardır. Lise yıllarında Yahya Kemal Beyatlı ile tanışan Tanpınar, Beyatlı’nın etkisi ile 1919 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne girmiştir. Üniversite de ayrıca Mehmed Fuad Köprülü, Ömer Ferit Kam, Cenab Şahabettin ve Babanzade Ahmed Naim gibi hocalardan ders almıştır. Yüksek lisans tezini, 1923 yılında yazmış, konu olarak da Şeyhi’nin “Hüsrev ü Şirin” başlığıyla yazdığı mesnevisi ni seçmiştir. Ahmet Hamdi Tanpınar, Cumhuriyet döneminde yani 1923 yılında öğretmenlik yapmaya başlamıştır. Öğretmenlik yaptığı okullar sırasıyla;

-Erzurum Lisesi (1923)

-Konya Lisesi (1926)

-Ankara Lisesi (1927)

-Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü (1930)

-Kadıköy Lisesi (1932)’dir.

Klasik batı müziği ile tanışması da, Gazi Orta Muallim Mektebine bağlı olan Musiki Muallim Mektebinin diskoteğindeki plaklar ve orada görevli Alman öğretmenler sayesinde olmuştur. Bu etkiyle şiir yazmaya başlayan Tanpınar’ın, “Hayat” dergisinde 1926’da yazmış olduğu “Ölü”  ve 1927 – 1928 yıllarında yazdığı toplam yedi şiir yayımlandı. 20 Aralık 1928 yılında ilk yazısı “Hayat” dergisinde çıkarılmıştır. Sadece roman ve şiir yazmakla yetinmeyen Tanpınar, çeviri alanında da eserler vermiştir. Bunlar;

-Kremon Kemanı – E.T.A. Hoffman – (1929)

-Kaz Ayaklı Kraliçe Kebapçısı – Anatole France – (1929)’dur.

Ahmet Hamdi Tanpınar, Türkçe ve Edebiyat Muallimleri Kongresinde, tedrisattan Osmanlı edebiyatının kaldırılarak, okullarda edebiyat tarihinin Tanzimat’ı başlangıç kabul etmesini söylemiş ve önemli bir tartışmanın doğmasına neden olmuştur. 1930 yılında Ankara’da “Görüş” dergisini Ahmet Kutsi Tecer ile çıkarmıştır. 1932 yılında İstanbul’a Kadıköy Lisesine atandığı için gelmiştir. 1933 yılında Sanayi-i Nefise’ye atanmıştır. Buraya atanma nedeni, Ahmed Haşim’in vefatından sonra boşalan “estetik mitolojisi” dersini vermesi içindir. Hasan Ali Yücel, edebiyat fakültesi bünyesinde “19. Asır Türk Edebiyatı” kürsüsünü kurmuş ve Tanpınar’ın doktorası olmadığı halde yeni Türk edebiyatı profesörü” olarak atanmasını istemiş, Türk edebiyatı tarihini yazma görevini yazara vermiştir. Yazdığı yazıları, edebiyat tarihini yazmasından etkilenerek yeni Türk edebiyatı çevresinde şekillendirmiştir. Bunların dışında İslam Ansiklopedisi’ne maddeler ve kitap tanıtım yazıları yazmıştır. 39 yaşında Kırklareli’nde topçu teğmeni olarak askerlik yapmıştır. 1943-1946 yılları arasında TBMM VII. Dönem Maraş milletvekili olarak görev almıştır. 1946 yılında Milli Eğitim Bakanlığında müfettişlik, 1948 yılında üniversitede estetik hocalığı ve 1949 yılında da, Edebiyat fakültesine geri dönmüştür. Sık sık Avrupa’ya giden yazar en çok, Belçika, İspanya, Almanya, İtalya, İngiltere ve Avusturya’ya gitmiştir. Sağlık sorunları yaşayan Ahmet Hamdi Tanpınar, 23 Ocak 1962 yılında İstanbul’da geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etmiştir. Süleymaniye Camii’nde namazı kılan yazarın mezarı Yahya Kemalin yanı başına, Rumelihisarı Aşiyan Mezarlığı’na defnedildi. Mezar taşına “Ne İçindeyim Zamanın” şiirinden iki mısra yazıldı;

“Ne içindeyim zamanın

Ne de büsbütün dışında…”

Yazar Fransa da yer alan “Proust Dostları Derneği”, “Yahya Kemal’i Sevenler Derneği” ve Gayri Menkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu” üyesiydi. Ahmet Hamdi Tanpınar çok fazla eser veren bir yazar değildir ancak yaşarken yazdığı eserleri ölümünden sonra yayımlanmış ve yazarla ilgili kırka yakın inceleme kitabı yazılarak, Tanpınar Türk edebiyatının inceleme alanlarından biri haline gelmiştir. 1970 yılından itibaren uyanan bu ilgi ile Ahmet Hamdi Tanpınar’ın hatıraları, hayatı, şahsiyeti ve eserlerinde yer alan temalar üzerine makaleler yazılmış ve tezler hazırlanmıştır. Eserlerinde, bireylerin çağdaşlaşma sırasında yaşadıkları çatışmayı ve bunun toplumu nasıl etkilediğini anlatmıştır.

 

Ahmet Hamdi Tanpınar Eserleri Nelerdir?

Şiir türünde yazdığı eserler;

 

İnceleme türünde yazdığı eserler;

 

Deneme türünde yazdığı eserler;

 

Hikaye türünde yazdığı eserler;

  • Abdullah Efendinin Rüyaları (1943)
  • Yaz Yağmuru (1955)
  • Hikayeler ( bu kitapta yazarın kitaplaşmayan hikayeleri toplanmıştır.)

 

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Romanları Nelerdir?

 

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Şiirleri Nelerdir?

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın şiirlerinden unutulmayacak olanlardan bahsetmek gerekirse;

  • Bursa’da Zaman
  • Annem İçin
  • Bütün Yaz
  • Başımızın Üstünde Bir Bulutun
  • Eşik
  • Mavi, Maviydi Gökyüzü
  • Hatırlama
  • Yağmur
  • Sabah
  • Ne İçindeyim Zamanın
  • Selam Olsun
  • Günlerimiz

 

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Hakkında Yayımlanan Eserler Nelerdir?

 

Ahmet Hamdi Tanpınar Edebi Kişiliği

Ahmet Hamdi Tanpınar, ağırlıklı roman yazan bir yazar olsa da, şiir zevkinin oluşmasında, tarih ve millet konularına ağırlık vermesinde, Yaşar Kemalin etkileri görülmektedir. Yazarın ilk şiiri, Celal Sahir Erozan’ın hikaye ve şiir toplamının yer aldığı serinin “Altıncı Kitap” isimli eserinde var olan “Musul Akşamları”dır. Bu şiir, Temmuz 2020 yılında yayımlanmıştır. Diğer şiirleri önemli kültür ve edebiyat dergilerinde sevenleriyle buluşmuştur. Bunlar Dergah, Anadolu Mecmuası, Görüş, Varlık, Ağaç, Oluş, Yeditepe, Aile, İstanbul, Ülkü, Kültür Haftası, Hayat, Yeni Türk Mecmuası gibi dergilerdir. 1921 – 1923 yılları arasında Yaşar Kemal “Dergah” isimli eserini piyasaya çıkarmış, bu kitapta Ahmet Hamdi Tanpınar’ın 11 şiiri yayımlanmıştır. Yazarın en tanınan şiiri “Bursa’ da Zaman”dır. Bu şiiri ilk yazdığı zaman adı “Bursa’da Hülya Saatleri” idi. Şiir, 1941 yılında Ülkü mecmuasında şiir severlerin beğenisine sunulmuştur. Ahmet Hamdi Tanpınar, 1961 senesinde, vefatından biraz önce bir şiir kitabı yayımlamış ve kitapta otuz yedi şiiri yer almıştır. Yazarın ilk ve tek şiir kitabı olma özelliği taşıyan kitapta yer alan şiirler hece vezni ile yazılmıştır. İnci Ergin'ün, Ahmet Hamdi Tanpınar vefat ettikten sonra yazarın yazmış olduğu şiirleri “Bütün Şiirler” başlığıyla antolojide toplamıştır. Bu eserde 74 şiir bulunmaktadır.

İlk makalesi “Şiir Hakkında” olan yazarın bu eseri 1930 senesinde sevenleriyle buluşmuştur. Edebiyat tarihçiliğine yeni bir görüş ve bakış açısı getirdiği eseri “XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi”dir. Tüm eserlerinde ayrıntılara oldukça önem vermiş, belgelere dayanan bilimsel bir tarih anlayışı çerçevesinde şairene bir üslup kullanmıştır. XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi, iki cilt olarak planlanmış ancak sadece ilk cilt tamamlanmıştır. Yayımlanan ilk cilt, Tanzimat döneminden başlayarak 1885 yılına kadar olan süreci anlatmaktadır. 1942 yılında ikinci kitabı “Namık Kemal Antolojisi”, 1943 yılında da yazdığı öykülerin yer aldığı basılmış ilk edebiyat kitabı olan “Abdullah Efendinin Rüyaları” adlı eser yayımlamıştır. 1943 yılında “Raks”, “Yağmur” ve “Güller ve Kadehler” şiirleri yayımlandı ve “Bursa’da Hülya Saatleri” şiirinin başlığı “Bursa’da Zaman” olarak değiştirildi. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ilk romanı “Mahur Beste” 1944 yılında “Ülkü Dergisi”nde yayımlanmıştır. 1946 yılında “Beş Şehir” kitaplaştırıldı, 1948 yılında Cumhuriyet’te tefrika edilen “Huzur” romanı büyük değişikliklere uğrayarak 1949 yılında kitapseverlerle buluştu. 1950 yılına gelindiğinde Yeni İstanbul gazetesinde Sahnenin Dışındakiler” isimli roman tefrika edildi. Saatleri Ayarlama Enstitüsü romanı da “Yeni İstanbul” gazetesinde 1954 yılında tefrika edilmiştir.  İkinci hikaye kitabı “Yaz Yağmuru” 1955’te yayımlandı. Yazar daha sonra Cumhuriyet gazetesinde yazdığı yazılara yoğunlaşmıştır.

Ayrıca Ahmet Hamdi Tanpınar tercüme de yapmıştır. Bunlar ise;

-Alkestis – Euripides – (Ankara 1943)

-Elektra - (Ankara 1943)

-Medeia – (Ankara 1943)

-Yunan Heykeli (İstanbul 1945)’dir.

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Ünlü Sözleri

  • Ateş gibi; fakirlik insanı güzelleştirir ve asilleştirir fakat sefalet hoyratlaştırır; ruhen sefil eder. İnsanda insanı öldürür.
  • Sokrat, akıllı aşık ihtiraslı aşıktan iyidir diyor. Akıl, insanın ayırıcı vasfıdır.
  • Yaşamak, başkaları tarafından muhasara altına alınmak, yavaş yavaş boğulmaktı.
  • Yaptığı şeyin kötü olduğunu biliyordu fakat, hüküm vermek istemiyordu. Artık insanlar hakkında hüküm vermekten vazgeçmişti.
  • Halbuki insan doğduğu günden itibaren mağluptur, şefkate muhtaçtır.
  • Bir şairin en büyük keşfi,kendi muharririni, iç alemine doğru kendisini götürecek olanları bulmaktır.
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.