Paul Veyne'in tarihin epistemolojisi konusunda bugün bir klasik haline gelmis olan kitabi, tarih yazmanin ne demek oldugunu, tarih yazarken aslinda ne yaptigimizi, tarihin bir bilim olup olmadigini, hakikatle ve degerlerle iliskisini ve tarihsel "yasalari" tartisiyor. Alman tarihselciligi, Annales Okulu ve Max Weber'le kozlarini paylasan yazar, bilim felsefesi alaninda ne kadar donanimli oldugunu gösterircesine tam bir filozof gibi söz aliyor kitap boyunca. Kitabin sonuna eklenmis "Foucault Tarihte Devrim Yapiyor" baslikli kapsamli makalesinde de Michel Foucault'nun tarihçiligini degerlendirerek, yirminci yüzyil için çikardigi elestirel tarihyazimi panoramasini tamamliyor. Bu ufuk açici kitabin, resmi / gayri resmi, dogrucu / yalanci tarih gibi Türkiye'ye özgü meselelerle yetinmek istemeyen, ugrastigi veya merak duydugu disiplinin daha genel, yöntemsel ve felsefi sorunlarina egilmek isteyen okurlarin ilgisini çekecegine inaniyoruz.
Menü
Sepete Ekle
