Iki dakika an gelir koca bir ömre mal olur... “... Profesyonel banka soygunculari soygunlarini gerçeklestirip kaçmak için iki dakikadan daha az bir zamanlari oldugunu bilirlerdi... Iki dakikadan sonraki her saniye soyguncunun yakalanma olasiligini artirirdi. Bir profesyonel iki dakikasi doldugunda parayi almis olsa da olmasa da bankayi terk ederdi...“ Eski bir banka soyguncusu olan Max Holman’in hapiste geçirdigi on bir yilin ardindan tek istedigi geride biraktigi esinden ve oglundan af dileyip kaybettikleri zamani telafi etmeye çalismaktir. Ne var ki hayatinda yepyeni bir sayfa açma hayalleri özgürlügüne kavustugu gün aldigi bir haberle son bulur: LAPD’de polis memuru olan oglu üç polisle birlikte Holman’in tahliyesinden bir gün önce öldürülmüstür. Oglunun adinin saibeli bir olaya karistigini ögrenen Holman geç de olsa babalik sorumlulugunu yerine getirmeye, katili bulup oglunun adini temize çikarmaya ahdeder. Çünkü oglu kötü degildir. O babasi gibi biri degildir... “Crais, gerilim ve polisiyeyi harmanlayip ortaya nefes kesici bir kitap çikartmis. Zamanin nasil geçtigini anlamiyorsunuz bile... - Publishers Weekly (Tanitim Yazisindan)
Menü
Sepete Ekle
