2000 TL VE ÜZERİ ALIŞVERİŞLERDE KARGO BEDAVA
Menü
Giriş
Şifremi Unuttum
Sepetim
Stokta Miktarı 0
%40
115,00 TL
69,00 TL
Sepete Ekle
Hemen Al
Sevinç Çokum, Balkan cografyasina Yahya Kemal'in imledigi gibi bakiyor.Yazarlik hayatinin ikinci romani olan bu metinde Çokum, bir göç hikâyesi anlatiyor. Bu göç, bizim aslinda çok yakindan bildigimiz bir mecburi göç. Sürgün elbette: Osmanli'nin kaybettigi Balkanlar'dan ayrilmak zorunda kalan bir ailenin çesitli bireyleri üzerinden bütün göçlerin o temel duygusuna, o büyük hüzne variyor. Bir yanda ölümler, bitmeyen zorlu yolculuklar, kendi topragindan ayrilmanin derin üzüntüsü; öte yanda dirayet, kenetlenme, öfke ve yan yanalik.Bizim Diyarin en belirgin duygusu, bu kenetlenme olmalidir. Istanbul'da son bulan bu göçü, herkes baska yerlerde, baska zamanlarda yasamis ve sonunda yerlesik olabilmistir. Ama hep o inatla. Ve elbette "geçse de hiç unutulmayacak" bir hafizayla."Hangi birini anlatayim? Gece isildaklar karayi yalayip geçiyor. Patlamalar, alevler, açilan gedikler, sessizce ölen askerler... Inleyen yaralilar... Bu bir imtihandir ana. Burada kendimizi ögreniyoruz. Yasamaya hakkimiz oldugunu, düsmanimizi ögreniyoruz... Telefonlar... Tayyarelerin gelip geçisi... Sudaki günün pariltilarina, gece yildizlara bakmaya zaman yok. Otlar nemli, böcekler kuslar öter durur. Siperler, dikenli hatlar... Askerlerden biri incir toplayip getirmis. Geceleri türkü okuyorlar. Yillardir böyle birlik olunmasi için ugrasip durmustuk. Yeniden toparlandik. Yeniden dogduk."
Benzer Ürünler
Son İncelenenler
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.