“Bu çalışma, son dönem kapitalizminin önemli bir boyutunu mercek altına alıyor. Öncelikle tarih boyunca kapitalizmin gelişme aşamaları ile bu aşamaları sadece paydaşlar yani girişimciler açısından düzenlemeye çalışan ve özellikle karlılık esasını garanti altına almaya çalışan şirketler hukuku üzerine yoğunlaşıyor. Daha sonra kapitalist üretim süreçleri sonucunda ortaya çıkan mal ve hizmetlerin doğa ve çevresel kaygılarla yeniden gözden geçirilmesini gündeme getiriyor. Kapitalist üretim tarzının doğa ve çevre üzerinde yaptığı tahribatın ve bu üretim tarzının kurumsal ifadesi olan şirketlerin, artık “gezegen ve insanlara zarar vermeme” ve çevreyi kirletmeme ilkesinden öte, hukuki bakımdan “içinde yaşadığımız dünyaya ve insanoğluna fayda sağlama” ilkesi doğrultusunda yeniden düzenlenmesini öneriyor. İçinde yaşadığımız ‘distopik’ döneme bir alternatif arayışı olan bu yaklaşım dikkate alınmayı hak ediyor.”
Prof. Dr. Ayhan Aktar
“Kitap tüm dünyayı yok oluşla tehdit eden ama pek azımızın bir şeyler yapma gayretini gösterdiği çevre konusunu şirketler ve yatırım kararının temel güdüsü olan kâr kavramını eleştirerek okuyucuyu düşünmeye yöneltiyor. Dünyada yaşanan kriz ve fırsat dönemleri iktisatı kendisine meslek edinenleri çeşitli yaklaşımlar geliştirmeye yöneltti. 1929 krizi makro iktisat çalışmalarının önünü açtı. İnsanların kaynak ihtiyacı doğanın sunduğu olanaklarla karşılanırken bunun tüm insanlık için yok oluş tehdidi oluşturduğu yepyeni bir ivedilikle ele alınması gereken bir gündemi önümüze getirdi. Yazarlar bu konuyu ekonominin esas oyuncuları, kaynak kullanıcıları olan şirketlerin sorumluluklarını ve karşılaştırılmaları gereken yaptırımları tartışmaya açarak çok önemli bir katkı yapıyorlar. Kendilerini bu konuyu ele aldıkları için kutluyorum.”
Prof. Dr. Çelik Kurtoğlu
“İklim krizi başta olmak üzere birçok sosyal ve ekonomik problemi kökünden dönüştürmek için ekosistemin tüm oyuncuları olarak sorunlardan aynı derecede rahatsız olmamız ve çözüm için acil ve sonuç odaklı harekete geçmemiz şart. Bu noktada ben de şirketlerin operasyonlarını ve süreçlerini ekolojik ve sosyal fayda odaklı tasarlamalarının opsiyonel bir çerçevede değil şirketler hukuku ile zorunlu hale getirilmesi gerektiğine inanıyorum. Kitapta incelenen farklı coğrafyalardaki şirket yasalarının tarihsel değişimi üreteceğimiz çözümler için son derece değerli ve ilham verici.”
Av. Arb. Fırat Barış Kavlak
“Kitap, iklim krizine, dünyanın sürdürülebilirliği için türetim ekonomisinin, insan ve çevre refahını ön planda tutan dayanışma ekonomisinin önemine, şirketlerin sadece kâra odaklanmayıp doğal ve sosyal olumlu etkiyi önemsemelerine, devletin şirketler hukukunda yeni düzenlemeler yaparak bunu teşvik etmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Aksi halde gelecek nesiller çok büyük doğal ve toplumsal sorunlarla karşılaşacaklar.”
İbrahim Betil
“Mevcut yaşam paradigmamızın özünü oluşturan refah kavramının açıklanan bu yeni adil öze dönüştürülmesi, aslında insanın ayrıcalığı sayılan zekânın da bir varoluş mücadelesiyle sınavı anlamına geliyor. Geçmişteki sınavlardaki performansı yüz kızartıcı notlarla dolu türümüz bu son sınavını atlatabilecek mi? Elinizdeki kitap sınava hazırlıkta iyi bir yardımcı olacak niteliktedir.”
Tınaz Titiz
Menü
Sepete Ekle
